Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıkladığı Ocak 2025 iş gücü verilerine göre, ülkemizde işsizlik oranı düşüşünü sürdürüyor.

İşsizlik Oranında Düşüş

15 ve üstü yaş grubunda işsizlik sayısı, Aralık 2024'e kıyasla 25 bin kişi azalarak 3 milyon 2 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 0,1 puanlık bir düşüşle %8,4 seviyesinde gerçekleşti. Bu rakam, işsizlik oranının üst üste 21. ayını tek haneli rakamlarda tuttuğunu gösteriyor. Erkeklerde %6,5, kadınlarda ise %12,1 olarak ölçülen işsizlik oranı, cinsiyetler arasında belirgin bir farklılık sergiliyor. Genç nüfusun işsizlik oranı da azalış göstererek %14,9'a geriledi. Bu durum, istihdam piyasasında olumlu bir gelişmeyi işaret etse de, kadınlar ve gençler için daha fazla iyileştirme ihtiyacı olduğunu gösteriyor. İşgücü piyasasında yaşanan bu gelişmeler, ülke ekonomisinin genel performansı ile yakından ilişkilidir.

İstihdam ve İşgücü Piyasası

Ocak 2025'te istihdam edilenlerin sayısı bir önceki aya göre 195 bin kişi azalarak 32 milyon 531 bin kişi oldu. İstihdam oranı ise %49,2'ye geriledi. Erkeklerde %66,4, kadınlarda %32,3 olarak gerçekleşen istihdam oranları, cinsiyetler arasındaki eşitsizliği vurguluyor. İşgücü ise 219 bin kişi azalarak 35 milyon 534 bin kişi oldu. İşgücüne katılma oranı ise %53,7 olarak ölçüldü. Bu oran erkeklerde %71,0, kadınlarda %36,7 seviyesinde yer alıyor. Bu veriler, kadınların işgücüne katılım oranının artırılması için daha fazla önlem alınması gerektiğini gösteriyor. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış haftalık ortalama fiili çalışma süresi ise 43,4 saat olarak gerçekleşti.

Atıl İşgücü Oranı

Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü oranı Ocak 2025'te %28,1 oldu. Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı %18,8, işsiz ve potansiyel işgücünün bütünleşik oranı ise %18,9 olarak tahmin edildi. Bu oranlar, işgücü piyasasında halen çözüm bekleyen sorunların varlığını ortaya koyuyor. Ekonomik büyüme ve istihdamın artırılması için alınacak politikalar, bu oranların düşürülmesinde önemli rol oynayacaktır. Devletin bu konuda attığı adımlar ve uyguladığı politikalar yakından takip edilmeli ve değerlendirilmelidir.